Anafilaksi, ani başlayan ve ölüme yol açabilen ciddi bir sistemik hipersensitivite reaksiyonudur ve klinik bir acil durum olarak kabul edilir. Yaygın tetikleyiciler arasında besinler, ilaçlar ve böcek sokmaları bulunur. Tanı öncelikle klinik kriterlere dayanır. Tedavide ilk seçenek ilaç adrenalindir.
PATAFİZYOLOJİ: Vücutta Neler Oluyor?
Anafilaksi, tipik olarak IgE aracılı (tip 1) bir aşırı duyarlılık reaksiyonudur ve spesifik bir antijene yeniden maruz kalındığında, bazofillerin ve mast hücrelerinin degranülasyonu sonucu çok sayıda kimyasal mediatörün salınımını içerir. Bu kimyasal mediatörler arasında histamin ve lökotrienler de bulunur.
Histamin, vasküler geçirgenliği ve vazodilatasyonu artırarak dokularda hipoperfüzyona yol açar. Vücut, bu değişikliklere kalp atış hızını ve kardiyak kasılmayı artırarak yanıt verir.
Lökotrienler bronkokonstriksiyona, vasküler geçirgenliğe katkıda bulunur.
KLİNİK: Anafilaksinin Belirtileri Nelerdir?
Anafilaksi genellikle hafif bir alerjik reaksiyon olarak başlar ve semptomlar maruz kalınan antijene bağlı olarak değişir.
Kaşıntı ve ürtiker yaygındır.
Boğazda dolgunluk hissi, sürekli boğaz temizleme isteği veya nefes almada güçlük, anafilaksinin ciddi belirtileridir ve agresif tedavi gerektirir. Diğer solunum semptomları arasında ses kısıklığı, hırıltılı solunum ve stridor bulunur. Uvula ödemine dikkat etmek gerekir. Bu belirtilerden herhangi biri görüldüğünde hızlıca kas içi epinefrin tedavisine başlanmalıdır.
Bulantı, kramp tarzında karın ağrısı, kusma, ishal gibi GİS semptomları görülebilir.
TANI: Anafilaksi Tanısı Nasıl Konur?
Anafilaksi tanısı klinik bulgularla konur. Laboratuvar testleri gereksizdir ve anafilaktik ölümlerin çoğu, gerçekleşen ilk birkaç saat içinde başlar bu nedenle hızlı bir şekilde tanınmalı ve tedavi edilmeye başlanmalıdır.
Hava yolu tutulumu veya hipotansiyon olmasa bile, iki veya daha fazla sistem tutulumu varlığında anafilaksi düşünülmelidir.
1. Hastanın allerjene maruz kaldıktan hemen sonra en az ikisinin oluşması:
· Deri bulguları
· Solunum sıkıntısı
· Gastrointestinal semptomlar
2. Hasta için bilinen bir allerjene maruz kalınmasından hemen sonra 90 mmHg’dan düşük sistolik kan basıncı veya kişinin normal basıncından %30 veya daha fazla düşme
Deri bulgularına ek hipotansiyon görülmesi tek başına tanı koydurur.
TEDAVİ: Hastayı nasıl yönetmeliyiz?
Hava yolu yönetimi kritik öneme sahiptir. Hastalar hava yolu açıklığı açısından ayrıntılı şekilde değerlendirilmelidir.
Peroral ödem, stridor ve anjiyoödem varlığı, hastayı hava yolu açısından yüksek riskli hale getirir. Bu hastalarda müdahalenin gecikmesi başarılı entübasyon olasılığının azalmasına neden olabilir.
Dekontaminasyon:
Hava yolu yönetimi sağlandıktan sonra, biliniyorsa zararlı maddelerin dekontaminasyonu bir sonraki önceliktir.
Adrenalin Uygulaması:
Adrenalin (epinefrin) yaşamı tehdit eden semptomların ilerlemesini önlemek için anafilaksi belirtileri fark edilir edilmez uygulanmalıdır.
Ayrıca, anafilaksi için klinik şüphe yüksek olduğunda ve yaklaşan anafilaksi şüphesi olan hastalara da epinefrin uygulaması düşünülmelidir.
Çoğu durumda ve her yaştan hastada anafilaksi tedavisinde ilk epinefrin uygulaması için kas içi (IM) enjeksiyon tercih edilen yoldur. IV yol hipertansiyon ve ventriküler aritmiler gibi kardiyovasküler komplikasyon riski taşır.
Erişkin ve >12 yaş çocuklar: 0,5 mg (0,5 ml)
6-12 yaş: 0,3 mg (0,3 ml)
<6 yaş: 0,15 mg (0,15 ml)
Epinefrin, uyluğun anterolateral bölgesine (vastus lateralis kası içine) intramusküler olarak uygulanır ve çoğu hasta sadece tek bir doza ihtiyaç duyar; ancak, semptomlar düzelene kadar her 5-10 dakikada bir ek dozlar verilebilir.
Epinefrin İnfüzyonu: Eğer hastanın birden fazla doza ihtiyacı varsa, sürekli epinefrin infüzyonu düşünülebilir. Doz dakikada 2-10 mikrogram/dk olarak ayarlanmalıdır. İnfüzyon geniş bir damar yolundan veya santral venöz erişimle sağlanır ve hız kontrolü için infüzyon pompası kullanılması önerilir.
Vazokonstriksiyon yaratma potansiyeli nedeniyle el, ayak ve ayak bileğindeki damaryolundan uygulamaktan kaçınılmalıdır.
ÖRNEK HESAPLAMA:
500 ML SF içine 1 mg adrenalin konulursa 1 ml içinde 2 mcg olur. Dozumuz dakikada 2-10 mikrogram saatte 120 mcg olarak başlanması gerekir. Bu şekilde hazırlanan tedavide saatte 60ml gitmesi uygundur.
IV Sıvı Resüsitasyonu
Anafilaksi, tipik olarak sıvı resüsitasyonuna ve epinefrine yanıt veren bir dağılımsal şoka neden olur. Gözlenen hipotansiyon için 2 L veya 10-20 mL/kg izotonik kristalloid bolus verilmelidir.
En sık tercih edilen sıvı SF’dir.
Yardımcı Tedaviler
Genellikle anafilaksi tanısı konulduğunda steroidler, antihistaminikler ve inhale bronkodilatörler tedaviye eklenir.
Kortikosteroidler
Kortikosteroidler, anafilaksinin süresini veya bifazik yanıtını azaltmak amacıyla verilir. Akut fazda metilprednizolon (prednol) (80-125 mg IV) veya hidrokortizon (250-500 mg IV) kabul edilen tedavilerdir.
Antihistaminikler
Antihistaminikler genellikle rutin olarak kullanılır; en yaygın olarak 25-50 mg IV/IM feniramin hidrojen maleat (Avil) uygulanır.
Minör alerjik reaksiyonlarda etkilidir anafilakside klinik faydası kanıtlanmamış olsa da stabilizasyon sırasında IV olarak başlanır, hasta stabilize edildikten sonra oral tedaviye geçilebilir.
Bronkodilatörler
Özellikle astım gibi solunum yolu hastalığı öyküsü olan hastalar yüksek risk altındadır. İnhale beta-agonistler hırıltılı solunumda ilk basamak tedavidir.
Dirençli hastalarda, şiddetli astım alevlenmelerine benzer doz ve tedavi ile IV magnezyum kullanılabilir.
EĞİTİM ÖNERİLERİ

AİLE HEKİMLİĞİ EĞİTİMİ
Aile hekimleri, aile hekimliği asistan doktorları ve acilde asm'de çalışan doktorlar, dhy'ye hazırlananlar için faydalı olacak birçok pratik bilgi ve dikkat edilmesi gereken konuya değinilen 8 derslik eğitim.
Toplam Süre: 519 dakika
Video Sayısı: 10
Erişim Süresi: 60 gün
EBOOKLARA GÖZ ATIN:
Comments